25 Ağustos 2014 Pazartesi

BRİTANYA SAVAŞI

Britanya savaşı: Aşama III, Kritik Zamanlar By Joe “Pony51” Kudrna

Hava, İngilizlere çalışmış ve Luftwaffe’nin etkili saldırılar yapmasını engellemişti. Ama ayın 24’ünde bu doğal müttefik ortadan kayboldu. RAF, başlarda talepleri karşılayabilmiş olsa da gittikçe kötüşen durum başa çıkabileceklerinden daha fazlasını gerektirmekteydi.

shot%202014_08_23%2018_47_15.jpg
Maelstorm, üstündeki kavuruyordu, ateş püskürten ejderhalar metali parçalıyordu. Kalabalıklar, ışıksız deliklerde titreyerek saklanıyor, kahramanlarının fırtınayı dindirmesini umuyordu. Acımasız saldırılar karşısında direndiler, bir bir düştüler, öldüler, yenildiler. En güzel övgüler, iltifatlar bu yabancı toprakta savaşanlara gitsin. Bir çoklarının içi boşlukla doldu, bitkinlik kalanları ele geçirmeye hazırlanıyordu. Yenilendiler, tekrar güçlendiler ve savaşmak için enerjilerini, ruhlarını yeniden buldular. Düşman kendini aşılmaz duvarın üzerine fırlattı, bozuldu. Bitmiş miydi? Boş ver! mutluluk ve kardeşliğin evrensel diliyle şarkılarını söylediler. “We few, we happy few, we band of brothers!”

Kötü havanın getirdiği felaketlere ve olumsuzluklara rağmen Luftwaffe RAF üstüne bastırmayı, günbegün saldırmayı sürdürdü. Fakat ilerleme olmadan geçen günler ve gitgide artan başarısızlık Nazi yönetiminde hayal kırıklığı yarattı ve Luftwaffe’nin başarısızlığı kabul edilebilir olmaktan çıktı. Luftwaffe büyük ölçüde Heer(ordu) için yakın destek sağlamak üzere eğitilmiş ve dizayn edilmişti. Bu yüzden bu stratejik bombalama operasyonu onlar için yeni bir şeydi. Yetersiz bir istihbarat, eksik bir koordinasyon ve başarısız hava tahminleri ile düşman hatlarının içine kadar gitmek ve kısa mesafe için üretilmiş Bf109’ların sınırlı koruması, stratejik bombardımanda Bf110 ve Ju84 uçaklarının etkisiz kalması, devasa formasyonlar, durumu oldukça kötü bir hale getirmşti.

24 Ağustosta her şey değişti. Hava uzun bir süre açık olacaktı. Bu tam olarak Luftwaffe’nin istediği şeydi ve gündüz ve gece operasyonları başlatıldı. Hedef RAF’ın kendisiydi. Bu sıralarda bir grup bombardıman uçağı formasyonu, bilerek yada yanlışlıkla, Güney Londra’yı bombaladı. Takip eden günlerde bu olayın etkisi oldukça büyük olacaktı. Gözlenecek bir diğer değişiklik Luftwaffe’nin işe yaramadığı gerekçesiyle RAF radarları üzerine saldırmayı bırakacak oluşuydu. Yüksek komuta bunun görevle bağlantısız olduğuna inanıyordu.

Bundesarchiv_Bild_141-0678%2C_Flugzeuge_
1940, Kanal’ın üzerinde He 111 Formasyonları

Havanın açılmasından önce bile RAF’ın kayıpları oldukça yüksekti ve kabiliyet azaltıcı düzeydeydi. Bir çok kişiye göre açık havanın gelişi, RAF’ın kaldırabileceğinden fazla yüklenmesi anlamına geliyordu. Ancak tamir ve değişiklik hizmetleri RAF’ı ayakta tutmaya çalıştı. Yerdeki kahramanlara bir teşekkür, yorgunluk nedir bilmeden gece gündüz çalıştılar, bombaların altında. Pilotların durumu en önemli olanıydı. Bir pilota temel uçuş ve operasyon eğitimi vermek bir ay sürüyordu. Bir uçağı uçurmayı bilmek, üç boyutlu hava muharebesi dünyasında başarılı olunacağı anlamına gelmiyordu. Bir çok şey iki boyutta, yerde öğreniliyordu ve bunların kuşların dünyasında pek bir değeri yoktu

Kurtuluş kanatlardaydı. Özellikle Polonyalı, Çekoslovakyalı, Fransız ve Belçikalı yüzlerce yabancı pilot intikam ateşiyle tutuşarak RAF’a katıldı. Kendi ülkelerinin kaderine boyun eğip pes etmediler ve savaşmayı sürdürdüler. Onların yeteneği ve azmi RAF’ın en çok ihtiyaç duyduğu şeydi. En sonunda RAF’ın kumandanı Mareşal Dowding yabancıların savaşmasını onayladı ve onlar, bombardıman uçaklarını bir kurdun kuzuya yaptığı gibi parçalardılar. İngiliz Milletler Cemiyeti(commonwealth) ülkeleri ve adalet duygusuna sahip herkes hanedanın yardımına koştu.

Churchill_portrait_NYP_45063_edit1.jpg
The “boyun eğmez” Sir Winston Churchill .

Sir Winston Churchill, bu sıralarda “The Few(Az, az kişi)” için meşhur konuşmasını yaptı. Savaş boyunca bu konuşma, tekrar tekrar düşmana karşı gelenleri motivasyon için kullanıldı. Churchill’in konuşması, her zaferden sonra Britonların arasında yankılandı: “

Although Sir Winston Churchill spoke his famous tribute to “The Few” days before this period, it served a the theme and the rally cry of those who again and again went up to challenge the attackers.  His speech echoed louder amongst the Britons with each victory: “Savaş tarihinde hiç bir vakit bu kadar çok kişi bu kadar az kişiye bu kadar şey borçlu olmamıştır”.

Dowding_and_The_Few.jpg
Dowding ve bir kaç “The Few” üyesi. Kadınlar bir çok destek görevinde yer almıştı, telefon operatörlüğünden harita tablolarına, radar operatörlerine kadar. Bazıları bu yolda hayatlarını kaybetti.

0 yorum:

Yorum Gönder

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Sweet Tomatoes Printable Coupons